İnsanları dinlemekten sıkıldığımı fark ediyorum bu aralar. Kendi iç sesimi bile dinlemediğimi hesaba katınca pek de tuhaf gelmiyor aslında bu bana. Gözlerim hep farklı bir şeyler arıyormuş gibi, ne aradığını ben bile bilmesem de bunu fark etmesi pek de zor olmuyor. Yaprakların yeşilliğinin koyuluğuna dalıyorum bu aralar anlamsız bir şekilde. Saksıların kiremit rengine... Karanlıklara dalıyorum. Boşluklara. Bir yanım soyutlamaya çalışıyor kendini bu yaşamsallıktan,bir yanım ise hala bir umut arıyor tutunacak. Bu git geller içerisindeyken bir de her şey normalmiş gibi yapmak zorunda olmak canımı sıkıyor. Belki de adına "depresyon" dediğimiz olayın içerisine sürüklemek istiyor beni bir yanım delicesine. Bir yanım ise yalnızca sorumluluklarına tutunarak varlığını idame ettiriyor. Dönem dönem içerisine girdiğim umursamaz tavırların, tekrardan bütün bedenime yayıldığını hissedebiliyorum. Yalnızca ben varım. Ben ve kendim. Lakin bu bencillik anlamındaki bir "ben" değil. Kendimle mücadele anlamındaki "yalnızca ben". Kendimle olan savaşım ve ben. Bir türlü akışına bırakamadığım hayatım ve ben,bir şekilde sürükleniyoruz bilinmeyenlere.
Canı yandığında bambaşka bir insana dönüşüyor musunuz sizde? Kalbinizin daha katı olduğunu,bir anlık acıma duygunuzu vicdanınızı yitirdiğinizi hissediyor musunuz? Yıllarca canı yanmış bir insanın yapabileceği başka bir şey var mıdır ki sanki? En çok sevdiklerimiz tarafından terkedilip yalnız kaldığımızda güvenimiz kırılmamış mıydı zaten? Denizin ufuk noktasında bir yerlerde gibiydik adeta. Varla yok arası bir şey.. Ya da var ama yalnız,uzak.. Güven denilen bu duygu ne tuhaf bir his aslında. Her zaman pamuk ipliğine bağlı. O ipliklerden biri koptuğunda artık hiçbir şey eskisi gibi olmuyor. Kırıldığıyla kalıyor insan.. Elinden bir şey de gelmiyor. Her şeyin bittiğini sanıyor ama yine sabah oluyor ertesi gün yine güneş doğuyor.. Her şey devam ediyor. Sadece geriden yetişmeye çalışan işte bu acı içindeki insanlar oluyor. Ya da belkide hayat bunlar olmadan yaşanması mümkün olmayan bir süreç.. O kazık en az birkez yenilecek,varoluşsal sancılar çekilecek,terkedilecek ve ihanete uğrayacaktık a...
Yorumlar
Yorum Gönder